Mealler
Edip Yüksel - Bakara Suresi - Mealler
Takip | Sure Ayetler | Meal |
---|---|---|
Bakara 256. Ayet
256. Ayet
Edip Yüksel
Dinde zorlama yoktur. Artık doğruluk, sapıklıktan ayrılmıştır. Kim ki azgın küstahı inkar edip ALLAH'ı onaylarsa, kopmaz ve sağlam bir bağa yapışmıştır. ALLAH İşitir, Bilir.[1]
|
Edip Yüksel
Dinde zorlama yoktur. Artık doğruluk, sapıklıktan ayrılmıştır. Kim ki azgın küstahı inkar edip ALLAH'ı onaylarsa, kopmaz ve sağlam bir bağa yapışmıştır. ALLAH İşitir, Bilir.[1] |
|
Bakara 257. Ayet
257. Ayet
Edip Yüksel
ALLAH iman edenlerin egemeni ve dostudur; onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. İnkar edenlerin dostları ise azgın ve küstahlardır; onları aydınlıktan karanlığa çıkarırlar. Onlar ateş halkıdır, onlar orada sürekli kalıcıdır.
|
Edip Yüksel
ALLAH iman edenlerin egemeni ve dostudur; onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. İnkar edenlerin dostları ise azgın ve küstahlardır; onları aydınlıktan karanlığa çıkarırlar. Onlar ateş halkıdır, onlar orada sürekli kalıcıdır. |
|
Bakara 258. Ayet
258. Ayet
Edip Yüksel
ALLAH kendisine hükümdarlık verdiği halde, İbrahim ile Efendisi hakkında tartışan dikkatini çekmedi mi? İbrahim, "Benim Efendim O'dur ki yaşatır ve öldürür" deyince, "Ben de yaşatır ve öldürürüm" demişti. İbrahim, "ALLAH güneşi doğudan getiriyor. Sen de batıdan getirsene" deyince inkarcı adam şaşırıp kalmıştı. ALLAH zalim toplumu doğruya iletmez.[1]
|
Edip Yüksel
ALLAH kendisine hükümdarlık verdiği halde, İbrahim ile Efendisi hakkında tartışan dikkatini çekmedi mi? İbrahim, "Benim Efendim O'dur ki yaşatır ve öldürür" deyince, "Ben de yaşatır ve öldürürüm" demişti. İbrahim, "ALLAH güneşi doğudan getiriyor. Sen de batıdan getirsene" deyince inkarcı adam şaşırıp kalmıştı. ALLAH zalim toplumu doğruya iletmez.[1] |
|
Bakara 259. Ayet
259. Ayet
Edip Yüksel
Yahut şu kimse gibisi de... Altı üstüne gelmiş yıkıntı bir kasabaya uğrar ve "ALLAH bunu ölümünden sonra nasıl diriltebilir" der. Bunun üzerine ALLAH onu yüz sene ölü bıraktıktan sonra diriltti. "Burada ne kadar kaldın" dedi. "Bir gün yahut günün bir parçası kadar kaldım" dedi. "Hayır, sen yüz yıl kaldın. Yiyeceğine ve içeceğine bak hala bozulmamış. Eşeğine de bak. Seni halk için bir delil yaptık. Kemiklere dikkat et, onları nasıl üst üste koyuyor, sonra onlara nasıl da et giydiriyoruz." Durum kendisine aydınlanınca, "Artık ALLAH'ın her şeye gücü yettiğini biliyorum" dedi.[1]
|
Edip Yüksel
Yahut şu kimse gibisi de... Altı üstüne gelmiş yıkıntı bir kasabaya uğrar ve "ALLAH bunu ölümünden sonra nasıl diriltebilir" der. Bunun üzerine ALLAH onu yüz sene ölü bıraktıktan sonra diriltti. "Burada ne kadar kaldın" dedi. "Bir gün yahut günün bir parçası kadar kaldım" dedi. "Hayır, sen yüz yıl kaldın. Yiyeceğine ve içeceğine bak hala bozulmamış. Eşeğine de bak. Seni halk için bir delil yaptık. Kemiklere dikkat et, onları nasıl üst üste koyuyor, sonra onlara nasıl da et giydiriyoruz." Durum kendisine aydınlanınca, "Artık ALLAH'ın her şeye gücü yettiğini biliyorum" dedi.[1] |
|
Bakara 260. Ayet
260. Ayet
Edip Yüksel
İbrahim, "Efendim, ölüleri nasıl dirilttiğini bana göster" demişti. "Yoksa onaylamıyor musun" dedi. "Elbette; ancak kalbimi güçlendirmesi için" dedi. "Dört kuş al ve onları iyice incele. Sonra her bir dağın üzerine onlardan bir parça yerleştir. Daha sonra onları çağır. Sana hemen gelecekler. Bilesin ki ALLAH Güçlüdür, Bilgedir" dedi.[1]
|
Edip Yüksel
İbrahim, "Efendim, ölüleri nasıl dirilttiğini bana göster" demişti. "Yoksa onaylamıyor musun" dedi. "Elbette; ancak kalbimi güçlendirmesi için" dedi. "Dört kuş al ve onları iyice incele. Sonra her bir dağın üzerine onlardan bir parça yerleştir. Daha sonra onları çağır. Sana hemen gelecekler. Bilesin ki ALLAH Güçlüdür, Bilgedir" dedi.[1] |
İletişime Geçin
Yardıma mı ihtiyacınız var? Hızlı bir şekilde yardım için destek ekibimizle iletişime geçin.
Henüz Üye Değil misiniz?
Kaydolun! Kendinize özel takip ve favori listeleri oluşturabilirsiniz.