Mealler
Mustafa İslamoğlu - Mümin Suresi - Mealler
Takip | Sure Ayetler | Meal |
---|---|---|
|
Mustafa İslamoğlu
Ha-Mim! |
|
Mümin 2. Ayet
2. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Bu ilahi kelamın indirilişi her işinde mükemmel olan, her şeyi bilen Allah katındandır.
|
Mustafa İslamoğlu
Bu ilahi kelamın indirilişi her işinde mükemmel olan, her şeyi bilen Allah katındandır. |
|
Mümin 3. Ayet
3. Ayet
Mustafa İslamoğlu
(O) günahları bağışlayan, kendine yönelenin yönelişini kabul eden, cezalandırması çetin, keremi de sınırsız olandır: O'ndan başka ilah yoktur ve tüm yolların sonu O'na çıkar.
|
Mustafa İslamoğlu
(O) günahları bağışlayan, kendine yönelenin yönelişini kabul eden, cezalandırması çetin, keremi de sınırsız olandır: O'ndan başka ilah yoktur ve tüm yolların sonu O'na çıkar. |
|
Mümin 4. Ayet
4. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Allah'ın ayetleri konusunda, sadece inkarda direnenler ileri geri konuşurlar. Fakat onların gözde mekanlarında keyif çatmaları seni yanıltmasın:
|
Mustafa İslamoğlu
Allah'ın ayetleri konusunda, sadece inkarda direnenler ileri geri konuşurlar. Fakat onların gözde mekanlarında keyif çatmaları seni yanıltmasın: |
|
Mümin 5. Ayet
5. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Onlardan önce Nuh kavmi ve peşlerinden gelen tüm kafadarlar da yalanlamıştı; her toplum kendi elçisini yakalayıp ondan kurtulmanın planlarını yapmıştı; batıl uğruna hakikati kendi kendisiyle alt etmeye çalışmak gibi yanlış ve yanıltıcı bir mücadele yöntemini benimsediler. Fakat, sonuçta Ben onları yakaladım: cezalandırma nasıl olurmuş görsünler bakalım!
|
Mustafa İslamoğlu
Onlardan önce Nuh kavmi ve peşlerinden gelen tüm kafadarlar da yalanlamıştı; her toplum kendi elçisini yakalayıp ondan kurtulmanın planlarını yapmıştı; batıl uğruna hakikati kendi kendisiyle alt etmeye çalışmak gibi yanlış ve yanıltıcı bir mücadele yöntemini benimsediler. Fakat, sonuçta Ben onları yakaladım: cezalandırma nasıl olurmuş görsünler bakalım! |
|
Mümin 6. Ayet
6. Ayet
Mustafa İslamoğlu
İşte Rabbinin inkarda direnen kimseler hakkındaki sözü böyle gerçekleşmiştir; elbet onlar ateş yoldaşıdırlar.
|
Mustafa İslamoğlu
İşte Rabbinin inkarda direnen kimseler hakkındaki sözü böyle gerçekleşmiştir; elbet onlar ateş yoldaşıdırlar. |
|
Mümin 7. Ayet
7. Ayet
Mustafa İslamoğlu
(Allah'ın) hükümranlık makamına (layık bir) sorumluluk taşıyanlar ve O'na yakın olanlar; hamd ile Rablerinin sonsuz yüceliğini dile getirirler, O'na güvenirler ve iman eden (diğer) kimseler için bağışlanma dilerler: "Rabbimiz! Sen her şeyi rahmet ve bilginle kuşatmışsın! Artık tevbe edip Senin yoluna uyanları bağışla ve onları gözleri yuvalarından fırlatan dehşetli ateşin azabından koru!"
|
Mustafa İslamoğlu
(Allah'ın) hükümranlık makamına (layık bir) sorumluluk taşıyanlar ve O'na yakın olanlar; hamd ile Rablerinin sonsuz yüceliğini dile getirirler, O'na güvenirler ve iman eden (diğer) kimseler için bağışlanma dilerler: "Rabbimiz! Sen her şeyi rahmet ve bilginle kuşatmışsın! Artık tevbe edip Senin yoluna uyanları bağışla ve onları gözleri yuvalarından fırlatan dehşetli ateşin azabından koru!" |
|
Mümin 8. Ayet
8. Ayet
Mustafa İslamoğlu
"Rabbimiz! Onları ve onların atalarından, eşlerinden ve nesillerinden iyi ve dürüst olanları güzelliğin merkezi olan cennetlere yerleştir: çünkü Sen, evet Sensin her işinde tek mükemmel olan, her hükmünde tam isabet kaydeden!
|
Mustafa İslamoğlu
"Rabbimiz! Onları ve onların atalarından, eşlerinden ve nesillerinden iyi ve dürüst olanları güzelliğin merkezi olan cennetlere yerleştir: çünkü Sen, evet Sensin her işinde tek mükemmel olan, her hükmünde tam isabet kaydeden! |
|
Mümin 9. Ayet
9. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ve onları tüm kötülüklerden koru! Ki Sen o gün birini kötü duruma düşmekten korursan, bu ona rahmet ettiğin anlamına gelir: bu, evet, en büyük başarı işte budur!"
|
Mustafa İslamoğlu
Ve onları tüm kötülüklerden koru! Ki Sen o gün birini kötü duruma düşmekten korursan, bu ona rahmet ettiğin anlamına gelir: bu, evet, en büyük başarı işte budur!" |
|
Mümin 10. Ayet
10. Ayet
Mustafa İslamoğlu
İnkarda ısrar edenlere (o gün) şöyle nida edilecektir: "İman etmeye çağırıldığınız halde inkar etmeyi sürdürdüğünüz zaman Allah'ın size olan kahır ve sitemi, sizin (şu an) kendi kendinize olan kahır ve siteminizden daha büyüktür!"
|
Mustafa İslamoğlu
İnkarda ısrar edenlere (o gün) şöyle nida edilecektir: "İman etmeye çağırıldığınız halde inkar etmeyi sürdürdüğünüz zaman Allah'ın size olan kahır ve sitemi, sizin (şu an) kendi kendinize olan kahır ve siteminizden daha büyüktür!" |
|
Mümin 11. Ayet
11. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Şöyle karşılık verecekler: "Rabbimiz! Sen bizi iki kez öldürdün, iki kez de dirilttin. İşte artık günahlarımızı itiraf ettik: şimdi bizim için bir çıkış yolu yok mudur?"
|
Mustafa İslamoğlu
Şöyle karşılık verecekler: "Rabbimiz! Sen bizi iki kez öldürdün, iki kez de dirilttin. İşte artık günahlarımızı itiraf ettik: şimdi bizim için bir çıkış yolu yok mudur?" |
|
Mümin 12. Ayet
12. Ayet
Mustafa İslamoğlu
(Onlara şöyle denilecek): "Durum işte böyle(sine vahim)dir: çünkü sadece Allah'a (kulluğa) çağrıldığınız her seferinde inkarı tercih ettiniz; O'na ortak koşulduğunda ise inanıverdiniz. Fakat şimdi hüküm yüceler yücesi, mutlak büyük olan Allah'a aittir."
|
Mustafa İslamoğlu
(Onlara şöyle denilecek): "Durum işte böyle(sine vahim)dir: çünkü sadece Allah'a (kulluğa) çağrıldığınız her seferinde inkarı tercih ettiniz; O'na ortak koşulduğunda ise inanıverdiniz. Fakat şimdi hüküm yüceler yücesi, mutlak büyük olan Allah'a aittir." |
|
Mümin 13. Ayet
13. Ayet
Mustafa İslamoğlu
O'dur size (varlık) delillerini gösteren ve size semadan rızık indiren: Yönünü O'na çevirenlerden başkası bundan ders almaz.
|
Mustafa İslamoğlu
O'dur size (varlık) delillerini gösteren ve size semadan rızık indiren: Yönünü O'na çevirenlerden başkası bundan ders almaz. |
|
Mümin 14. Ayet
14. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Hakikati inkar edenleri ne denli kızdırsa da, siz akideyi yalnız O'na has kılarak saf ve samimi bir inançla sadece Allah'a yalvarın!
|
Mustafa İslamoğlu
Hakikati inkar edenleri ne denli kızdırsa da, siz akideyi yalnız O'na has kılarak saf ve samimi bir inançla sadece Allah'a yalvarın! |
|
Mümin 15. Ayet
15. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Zira O, bütün varlık hiyerarşisinin en yücesi olarak hükümranlık makanına kurulmuştur. O Duruşma Günü hakkında uyarmak için kullarından dilediğine kendi katından vahiy indirir.
|
Mustafa İslamoğlu
Zira O, bütün varlık hiyerarşisinin en yücesi olarak hükümranlık makanına kurulmuştur. O Duruşma Günü hakkında uyarmak için kullarından dilediğine kendi katından vahiy indirir. |
|
Mümin 16. Ayet
16. Ayet
Mustafa İslamoğlu
O gün onlardan hiç kimse Allah'tan hiçbir şeyi saklayamadan (gerçek yüzleriyle) ortaya çıkarlar.
|
Mustafa İslamoğlu
O gün onlardan hiç kimse Allah'tan hiçbir şeyi saklayamadan (gerçek yüzleriyle) ortaya çıkarlar. |
|
Mümin 17. Ayet
17. Ayet
Mustafa İslamoğlu
O gün herkes kazandığının karşılığını bulur; haksızlığın olmadığı gündür o: çünkü Allah hesabı seri görendir.
|
Mustafa İslamoğlu
O gün herkes kazandığının karşılığını bulur; haksızlığın olmadığı gündür o: çünkü Allah hesabı seri görendir. |
|
Mümin 18. Ayet
18. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ve onları yüreklerin sahibini boğarcasına gırtlağa dayanacağı dehşet gününe karşı uyar: o gün zalimler ne samimi bir dost, ne de sözü geçen bir şefaatçi bulacaktır.
|
Mustafa İslamoğlu
Ve onları yüreklerin sahibini boğarcasına gırtlağa dayanacağı dehşet gününe karşı uyar: o gün zalimler ne samimi bir dost, ne de sözü geçen bir şefaatçi bulacaktır. |
|
Mümin 19. Ayet
19. Ayet
Mustafa İslamoğlu
O, bakışlarda (saklı) ihaneti ve yüreklerin gizlediği şeyleri bilir;
|
Mustafa İslamoğlu
O, bakışlarda (saklı) ihaneti ve yüreklerin gizlediği şeyleri bilir; |
|
Mümin 20. Ayet
20. Ayet
Mustafa İslamoğlu
ama Allah hükmünde hakkaniyeti gözetir, O'nu bırakıp da yalvarıp yakardıklarıysa hiçbir şey hakkında hüküm veremezler: çünkü sadece Allah her şeyi işitendir, her şeyi görendir.
|
Mustafa İslamoğlu
ama Allah hükmünde hakkaniyeti gözetir, O'nu bırakıp da yalvarıp yakardıklarıysa hiçbir şey hakkında hüküm veremezler: çünkü sadece Allah her şeyi işitendir, her şeyi görendir. |
|
Mümin 21. Ayet
21. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Onlar hiç yeryüzünde dolaşmazlar mı ve görmezler mi kendilerinden önce geçip gitmiş olanların (feci) akıbetini? Onlar kendilerinden daha güçlüydüler ve yeryüzünde daha derin izler bırakmıştılar. Buna rağmen Allah günahları sebebiyle onları cezalandırdı ve kendilerini Allah'a karşı koruyacak kimse olmadı.
|
Mustafa İslamoğlu
Onlar hiç yeryüzünde dolaşmazlar mı ve görmezler mi kendilerinden önce geçip gitmiş olanların (feci) akıbetini? Onlar kendilerinden daha güçlüydüler ve yeryüzünde daha derin izler bırakmıştılar. Buna rağmen Allah günahları sebebiyle onları cezalandırdı ve kendilerini Allah'a karşı koruyacak kimse olmadı. |
|
Mümin 22. Ayet
22. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Böyle oldu, çünkü elçileri kendilerine hakikatin apaçık belgeleriyle geldiği halde, onlar inkarda direndiler; bunun üzerine Allah da onları cezalandırdı: Zira O güçlüdür, cezası pek çetindir.
|
Mustafa İslamoğlu
Böyle oldu, çünkü elçileri kendilerine hakikatin apaçık belgeleriyle geldiği halde, onlar inkarda direndiler; bunun üzerine Allah da onları cezalandırdı: Zira O güçlüdür, cezası pek çetindir. |
|
Mümin 23. Ayet
23. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Doğrusu Biz Musa'yı, mesajlarımızla ve (sahibinin doğruluğuna şahit olan) apaçık bir belgeyle elçi göndermiştik:
|
Mustafa İslamoğlu
Doğrusu Biz Musa'yı, mesajlarımızla ve (sahibinin doğruluğuna şahit olan) apaçık bir belgeyle elçi göndermiştik: |
|
Mümin 24. Ayet
24. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Firavun'a, Haman'a ve Karun'a... Fakat onlar "Yalancı sihirbazın teki" demişlerdi.
|
Mustafa İslamoğlu
Firavun'a, Haman'a ve Karun'a... Fakat onlar "Yalancı sihirbazın teki" demişlerdi. |
|
Mümin 25. Ayet
25. Ayet
Mustafa İslamoğlu
(Musa) kendilerine tarafımızdan gönderilmiş malum hakikatlerle gelince, "Onun yanında yer alan mü'minlerin kadınlarını sağ bırakıp oğullarını öldürün!" dediler. Kafirlerin entrikası asla hedefine ulaşamayacaktır.
|
Mustafa İslamoğlu
(Musa) kendilerine tarafımızdan gönderilmiş malum hakikatlerle gelince, "Onun yanında yer alan mü'minlerin kadınlarını sağ bırakıp oğullarını öldürün!" dediler. Kafirlerin entrikası asla hedefine ulaşamayacaktır. |
|
Mümin 26. Ayet
26. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Firavun "Bana bırakın, Musa'yı ben öldüreyim!" dedi ve ekledi: "O Rabbine yalvara dursun; ama ben asıl onun sizin hayat tarzınızı değiştirmesinden ve ülkede düzenin bozulmasından korkuyorum!"
|
Mustafa İslamoğlu
Firavun "Bana bırakın, Musa'yı ben öldüreyim!" dedi ve ekledi: "O Rabbine yalvara dursun; ama ben asıl onun sizin hayat tarzınızı değiştirmesinden ve ülkede düzenin bozulmasından korkuyorum!" |
|
Mümin 27. Ayet
27. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Musa dedi ki: "Ben kibre kapılıp Hesap Günü'ne inanmayan herkesten benim de sizin de Rabbiniz (olan Allah'a) sığınırım."
|
Mustafa İslamoğlu
Musa dedi ki: "Ben kibre kapılıp Hesap Günü'ne inanmayan herkesten benim de sizin de Rabbiniz (olan Allah'a) sığınırım." |
|
Mümin 28. Ayet
28. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Firavun'un yakın çevresinden olup da imanını gizleyen mü'min sırf 'Rabbim Allah'tır' dediği için, üstelik size Rabbinizden hakikatin apaçık delillerini getirdiği halde öldürecek misiniz? Kaldı ki, eğer yalancıysa yalanının zararı yalnızca kendisinedir; yok eğer gerçeği söylüyorsa, tehdit ettiklerinin hiç değilse bir kısmı gelip sizi bulacaktır: çünkü Allah yalan dolanla kendini araya veren birini asla hedefe ulaştırmaz."
|
Mustafa İslamoğlu
Firavun'un yakın çevresinden olup da imanını gizleyen mü'min sırf 'Rabbim Allah'tır' dediği için, üstelik size Rabbinizden hakikatin apaçık delillerini getirdiği halde öldürecek misiniz? Kaldı ki, eğer yalancıysa yalanının zararı yalnızca kendisinedir; yok eğer gerçeği söylüyorsa, tehdit ettiklerinin hiç değilse bir kısmı gelip sizi bulacaktır: çünkü Allah yalan dolanla kendini araya veren birini asla hedefe ulaştırmaz." |
|
Mümin 29. Ayet
29. Ayet
Mustafa İslamoğlu
"Ey kavmim! Bugün iktidar sizin tekelinizde, yeryüzünde ezici güçsünüz; tamam ama, eğer Allah'ın cezasına maruz kalırsak bizi kim kurtaracak?" Firavun dedi ki: "Ben size sadece kendi görüşümü bildiriyorum; ve sizi doğru olan alternatifsiz bir yola yöneltiyorum."
|
Mustafa İslamoğlu
"Ey kavmim! Bugün iktidar sizin tekelinizde, yeryüzünde ezici güçsünüz; tamam ama, eğer Allah'ın cezasına maruz kalırsak bizi kim kurtaracak?" Firavun dedi ki: "Ben size sadece kendi görüşümü bildiriyorum; ve sizi doğru olan alternatifsiz bir yola yöneltiyorum." |
|
Mümin 30. Ayet
30. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Yine iman eden kimse söze girerek dedi ki: "Ey kavmim! İnanın ki ben, şu (inkarda) ittifak etmiş toplulukların helakine benzer bir günün sizin de başınıza gelmesinden korkuyorum;
|
Mustafa İslamoğlu
Yine iman eden kimse söze girerek dedi ki: "Ey kavmim! İnanın ki ben, şu (inkarda) ittifak etmiş toplulukların helakine benzer bir günün sizin de başınıza gelmesinden korkuyorum; |
|
Mümin 31. Ayet
31. Ayet
Mustafa İslamoğlu
yani Nuh kavminin, Ad ve Semud'un ve onlardan sonrakilerin uğradığı türden bir helakın... Bir de (unutmayın) ki Allah, kullarına haksızlık etmeyi asla istemez."
|
Mustafa İslamoğlu
yani Nuh kavminin, Ad ve Semud'un ve onlardan sonrakilerin uğradığı türden bir helakın... Bir de (unutmayın) ki Allah, kullarına haksızlık etmeyi asla istemez." |
|
Mümin 32. Ayet
32. Ayet
Mustafa İslamoğlu
"Ey Kavmim! Ben, herkesin birbirinden imdat dilediği o günün aleyhinize sonuçlanmasından korkuyorum.
|
Mustafa İslamoğlu
"Ey Kavmim! Ben, herkesin birbirinden imdat dilediği o günün aleyhinize sonuçlanmasından korkuyorum. |
|
Mümin 33. Ayet
33. Ayet
Mustafa İslamoğlu
O gün arkanızı dönüp kaçmaya çalışacaksınız, fakat Allah'ın (adaletinden) sizi kurtaracak kimse bulamayacaksınız: zira Allah kimi saptırırsa artık ona yol gösteren kimse bulunmaz.
|
Mustafa İslamoğlu
O gün arkanızı dönüp kaçmaya çalışacaksınız, fakat Allah'ın (adaletinden) sizi kurtaracak kimse bulamayacaksınız: zira Allah kimi saptırırsa artık ona yol gösteren kimse bulunmaz. |
|
Mümin 34. Ayet
34. Ayet
Mustafa İslamoğlu
"Ve doğrusu daha önce Yusuf da size hakikatin apaçık belgeleriyle gelmişti; ama onun size getirdiklerine karşı sürekli bir şüphe taşıdınız; en sonunda Yusuf ölünce, kalkıp 'Allah ondan sonra bir daha elçi göndermeyecek' dediniz!" İşte Allah düştükleri kuşku bataklığında debelenerek kendilerini harcayanları böyle yoldan çıkarır.
|
Mustafa İslamoğlu
"Ve doğrusu daha önce Yusuf da size hakikatin apaçık belgeleriyle gelmişti; ama onun size getirdiklerine karşı sürekli bir şüphe taşıdınız; en sonunda Yusuf ölünce, kalkıp 'Allah ondan sonra bir daha elçi göndermeyecek' dediniz!" İşte Allah düştükleri kuşku bataklığında debelenerek kendilerini harcayanları böyle yoldan çıkarır. |
|
Mümin 35. Ayet
35. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Bu gibiler kendilerine ulaşmış hiçbir belge ve yetki olmadan Allah'ın ayetleri hakkında ileri geri konuşurlar: (bu) hem Allah katında, hem de iman edenler nezdinde büyük bir bayağılaşmadır: İşte Allah her kibirli zorbanın kalbini böyle mühürler.
|
Mustafa İslamoğlu
Bu gibiler kendilerine ulaşmış hiçbir belge ve yetki olmadan Allah'ın ayetleri hakkında ileri geri konuşurlar: (bu) hem Allah katında, hem de iman edenler nezdinde büyük bir bayağılaşmadır: İşte Allah her kibirli zorbanın kalbini böyle mühürler. |
|
Mümin 36. Ayet
36. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ve Firavun "Ey Haman!" diye emretti, "Bana görkemli bir kule yap! Belki böylece (amacımı gerçekleştirecek) araçlara ulaşırım;
|
Mustafa İslamoğlu
Ve Firavun "Ey Haman!" diye emretti, "Bana görkemli bir kule yap! Belki böylece (amacımı gerçekleştirecek) araçlara ulaşırım; |
|
Mümin 37. Ayet
37. Ayet
Mustafa İslamoğlu
gökleri aşacağım araçlara... Böylece Musa'nın ilahına erişebilirim (!). Hoş, ben onun bir yalancı olduğundan kesinlikle eminim ya!" İşte kötü davranışı Firavun'a böylesine güzel göründü ve doğru yoldan alıkonuldu: neticede Firavun'un düzeni, çöküşü (hızlandırmaktan) başka hiçbir işe yaramadı.
|
Mustafa İslamoğlu
gökleri aşacağım araçlara... Böylece Musa'nın ilahına erişebilirim (!). Hoş, ben onun bir yalancı olduğundan kesinlikle eminim ya!" İşte kötü davranışı Firavun'a böylesine güzel göründü ve doğru yoldan alıkonuldu: neticede Firavun'un düzeni, çöküşü (hızlandırmaktan) başka hiçbir işe yaramadı. |
|
Mümin 38. Ayet
38. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Derken iman eden o kimse, "Ey kavmim!" dedi, "Bana uyun ki ben sizi akl-ı selim yoluna yönelteyim!
|
Mustafa İslamoğlu
Derken iman eden o kimse, "Ey kavmim!" dedi, "Bana uyun ki ben sizi akl-ı selim yoluna yönelteyim! |
|
Mümin 39. Ayet
39. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ey kavmim! Bu dünya hayatı sadece kısa vadeli bir hazdır; bir de öteki (hayat) var: kalıcı diyar işte orasıdır.
|
Mustafa İslamoğlu
Ey kavmim! Bu dünya hayatı sadece kısa vadeli bir hazdır; bir de öteki (hayat) var: kalıcı diyar işte orasıdır. |
|
Mümin 40. Ayet
40. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Kim bir kötülük işlerse, sadece yaptığı kadarıyla cezalandırılır; ama kim de imanlı olarak güzel davranış sergilerse, -erkek ya da kadın fark etmez- işte bu gibiler cennete girecek ve orada haddi hesabı olmayan nimetler ikram edilecektir."
|
Mustafa İslamoğlu
Kim bir kötülük işlerse, sadece yaptığı kadarıyla cezalandırılır; ama kim de imanlı olarak güzel davranış sergilerse, -erkek ya da kadın fark etmez- işte bu gibiler cennete girecek ve orada haddi hesabı olmayan nimetler ikram edilecektir." |
|
Mümin 41. Ayet
41. Ayet
Mustafa İslamoğlu
"Ey kavmim! Nasıl oluyor da ben sizi kurtuluşa çağırırken siz beni ateşe çağırıyorsunuz?
|
Mustafa İslamoğlu
"Ey kavmim! Nasıl oluyor da ben sizi kurtuluşa çağırırken siz beni ateşe çağırıyorsunuz? |
|
Mümin 42. Ayet
42. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Siz beni hem Allah'ı inkar etmeye, hem de (tanrısal bir nitelik taşıdığı) hakkında hiçbir bilgim olmayan şeyleri O'na ortak koşmaya çağırırken, bense sizleri mutlak üstün ve yüce olup tekrar tekrar bağışlayana çağırıyorum.
|
Mustafa İslamoğlu
Siz beni hem Allah'ı inkar etmeye, hem de (tanrısal bir nitelik taşıdığı) hakkında hiçbir bilgim olmayan şeyleri O'na ortak koşmaya çağırırken, bense sizleri mutlak üstün ve yüce olup tekrar tekrar bağışlayana çağırıyorum. |
|
Mümin 43. Ayet
43. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Kesinlikle, sizin beni çağırdığınız şey ne dünyada ve ne de ahirette kendisine çağırılmaya layık bir şey değildir; zaten dönüşümüz de Allah'adır: ve elbet kendini harcayanlar ateşin yoldaşlarıdır.
|
Mustafa İslamoğlu
Kesinlikle, sizin beni çağırdığınız şey ne dünyada ve ne de ahirette kendisine çağırılmaya layık bir şey değildir; zaten dönüşümüz de Allah'adır: ve elbet kendini harcayanlar ateşin yoldaşlarıdır. |
|
Mümin 44. Ayet
44. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ve bir gün gelecek, bu sözlerimi bir bir hatırlayacaksınız. Bense sorumluluğuma ilişkin (hükmü) Allah'a havale ediyorum: çünkü Allah kulların her şeyini görmektedir."
|
Mustafa İslamoğlu
Ve bir gün gelecek, bu sözlerimi bir bir hatırlayacaksınız. Bense sorumluluğuma ilişkin (hükmü) Allah'a havale ediyorum: çünkü Allah kulların her şeyini görmektedir." |
|
Mümin 45. Ayet
45. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Derken Allah onu kavminin çirkin tuzaklarından korudu; Firavun ailesinin helaki ise azabın en kötüsüyle oldu:
|
Mustafa İslamoğlu
Derken Allah onu kavminin çirkin tuzaklarından korudu; Firavun ailesinin helaki ise azabın en kötüsüyle oldu: |
|
Mümin 46. Ayet
46. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ateş... Onlar o (ateşe) sabah ve akşam sunulacaklar; ve Son Saat gelip çattığında (Allah şöyle buyuracak): "Firavun ailesine en şiddetli cezayı verin!"
|
Mustafa İslamoğlu
Ateş... Onlar o (ateşe) sabah ve akşam sunulacaklar; ve Son Saat gelip çattığında (Allah şöyle buyuracak): "Firavun ailesine en şiddetli cezayı verin!" |
|
Mümin 47. Ayet
47. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Hani ateşin bağrında karşılıklı tartışırken onları (bir görmelisin): Nitekim zayıflar büyüklük taslayanlara: "Bizim sizin peşinize takıldığımız kesin; şu halde ateşin üzerimizdeki etkisini bir parça olsun hafifletemez misiniz?" diye yalvaracaklar.
|
Mustafa İslamoğlu
Hani ateşin bağrında karşılıklı tartışırken onları (bir görmelisin): Nitekim zayıflar büyüklük taslayanlara: "Bizim sizin peşinize takıldığımız kesin; şu halde ateşin üzerimizdeki etkisini bir parça olsun hafifletemez misiniz?" diye yalvaracaklar. |
|
Mümin 48. Ayet
48. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Büyüklük taslayanlar ise: "İşte hepimiz onun içindeyiz; kesin olan şu ki, Allah kulları arasındaki hükmünü çoktan vermiştir!" diyecekler.
|
Mustafa İslamoğlu
Büyüklük taslayanlar ise: "İşte hepimiz onun içindeyiz; kesin olan şu ki, Allah kulları arasındaki hükmünü çoktan vermiştir!" diyecekler. |
|
Mümin 49. Ayet
49. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ve ateşin içindekiler, cehennemin bekçilerine şu ricada bulunacaklar: "Rabbinize yalvarın da, azabı üzerimizden bir gün olsun hafifletsin!"
|
Mustafa İslamoğlu
Ve ateşin içindekiler, cehennemin bekçilerine şu ricada bulunacaklar: "Rabbinize yalvarın da, azabı üzerimizden bir gün olsun hafifletsin!" |
|
Mümin 50. Ayet
50. Ayet
Mustafa İslamoğlu
(Bekçiler) şöyle cevap verecek: "Elçileriniz size hakikatin apaçık belgeleriyle gelmemişler miydi?" (Berikiler): "Elbette (gelmişti)" diyecekler. (Bekçiler) diyecek ki: "O halde yalvarmaya devam edin! Ama inkarı tabiat edinenlerin yalvarması aldanışı (artırmaktan) başka bir sonuç vermez."
|
Mustafa İslamoğlu
(Bekçiler) şöyle cevap verecek: "Elçileriniz size hakikatin apaçık belgeleriyle gelmemişler miydi?" (Berikiler): "Elbette (gelmişti)" diyecekler. (Bekçiler) diyecek ki: "O halde yalvarmaya devam edin! Ama inkarı tabiat edinenlerin yalvarması aldanışı (artırmaktan) başka bir sonuç vermez." |
İletişime Geçin
Yardıma mı ihtiyacınız var? Hızlı bir şekilde yardım için destek ekibimizle iletişime geçin.
Henüz Üye Değil misiniz?
Kaydolun! Kendinize özel takip ve favori listeleri oluşturabilirsiniz.