Mealler
Mustafa İslamoğlu - Şura Suresi - Mealler
Takip | Sure Ayetler | Meal |
---|---|---|
|
Mustafa İslamoğlu
Ha-Mim |
|
|
Mustafa İslamoğlu
'Ayn-Sin-Kaf! |
|
Şura 3. Ayet
3. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Her işinde tek mükemmel olan, her hükmünde tam isabet bulunan Allah, sana ve senden öncekilere hakikati işte böyle vahyediyor.
|
Mustafa İslamoğlu
Her işinde tek mükemmel olan, her hükmünde tam isabet bulunan Allah, sana ve senden öncekilere hakikati işte böyle vahyediyor. |
|
Şura 4. Ayet
4. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi onundur; O aşkın yüceliğiyle görünmeyen varlıkların da, azamet ve heybetiyle görünen varlıkların da ötesindedir.
|
Mustafa İslamoğlu
Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi onundur; O aşkın yüceliğiyle görünmeyen varlıkların da, azamet ve heybetiyle görünen varlıkların da ötesindedir. |
|
Şura 5. Ayet
5. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Neredeyse gökler en tepesinden parçalanırcasına sarsılır; melekler ise Rablerinin sonsuz yüceliğini hamd ile dile getirir ve yeryüzünde yaşayan herkes için af dilenir. Bakın, şüphesiz Allah, evet yalnız O'dur mutlak bağış, sonsuz rahmet kaynağı.
|
Mustafa İslamoğlu
Neredeyse gökler en tepesinden parçalanırcasına sarsılır; melekler ise Rablerinin sonsuz yüceliğini hamd ile dile getirir ve yeryüzünde yaşayan herkes için af dilenir. Bakın, şüphesiz Allah, evet yalnız O'dur mutlak bağış, sonsuz rahmet kaynağı. |
|
Şura 6. Ayet
6. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Zatından başkalarını sığınılacak dost edinenleri Allah sürekli gözetim altında tutmaktadır; sen onların tercihinden asla sorumlu değilsin!
|
Mustafa İslamoğlu
Zatından başkalarını sığınılacak dost edinenleri Allah sürekli gözetim altında tutmaktadır; sen onların tercihinden asla sorumlu değilsin! |
|
Şura 7. Ayet
7. Ayet
Mustafa İslamoğlu
İşte Biz sana, hem Şehirlerin Anası'nı ve onun çevresindekileri uyarman, hem de kendisinde asla kuşku bulunmayan Toplanma Günü'ne karşı (insanlığı) ikaz etmen için Arapça bir Kur'an vahyettik: (Sonuçta) bir kısmı cennete girecek, bir kısmı da ateşe.
|
Mustafa İslamoğlu
İşte Biz sana, hem Şehirlerin Anası'nı ve onun çevresindekileri uyarman, hem de kendisinde asla kuşku bulunmayan Toplanma Günü'ne karşı (insanlığı) ikaz etmen için Arapça bir Kur'an vahyettik: (Sonuçta) bir kısmı cennete girecek, bir kısmı da ateşe. |
|
Şura 8. Ayet
8. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ama eğer Allah dileseydi onları tek bir ümmet yapardı: Ne var ki O, (isteyeni) rahmetine kavuşturmayı diler; zalimler ise ne candan bir dost, ne de bir yardımcı bulabilecekler.
|
Mustafa İslamoğlu
Ama eğer Allah dileseydi onları tek bir ümmet yapardı: Ne var ki O, (isteyeni) rahmetine kavuşturmayı diler; zalimler ise ne candan bir dost, ne de bir yardımcı bulabilecekler. |
|
Şura 9. Ayet
9. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Yoksa onlar O'nun dışında hamiler mi edinmeye kalkıyorlar? Oysa ki asıl himaye edici Allah'tır; zira ölüye can veren sadece O'dur, her şeye kadir olan da o'dur.
|
Mustafa İslamoğlu
Yoksa onlar O'nun dışında hamiler mi edinmeye kalkıyorlar? Oysa ki asıl himaye edici Allah'tır; zira ölüye can veren sadece O'dur, her şeye kadir olan da o'dur. |
|
Şura 10. Ayet
10. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Bu alanda ayrılığa düştüğünüz her hususta hüküm Allah'a aittir. (De ki): "Bakın, işte benim Rabbim olan Allah budur: yalnız O'na güvendim ve her daim O'na yönelirim."
|
Mustafa İslamoğlu
Bu alanda ayrılığa düştüğünüz her hususta hüküm Allah'a aittir. (De ki): "Bakın, işte benim Rabbim olan Allah budur: yalnız O'na güvendim ve her daim O'na yönelirim." |
|
Şura 11. Ayet
11. Ayet
Mustafa İslamoğlu
O, gökleri ve yeri yoktan var edendir. Nasıl ki hayvanları çiftler halinde yaratmışsa, size de kendi türünüzden eşler vermiştir; ve sizi bu sayede çoğaltmaktadır. (Ama) hiçbir şey O'na benzemez; ve O her şeyi işiten, her şeyi görendir.
|
Mustafa İslamoğlu
O, gökleri ve yeri yoktan var edendir. Nasıl ki hayvanları çiftler halinde yaratmışsa, size de kendi türünüzden eşler vermiştir; ve sizi bu sayede çoğaltmaktadır. (Ama) hiçbir şey O'na benzemez; ve O her şeyi işiten, her şeyi görendir. |
|
Şura 12. Ayet
12. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Göklerin ve yerin anahtarları O'na aittir: O dilediğine rızkı bol verir, dilediğine sınırlandırır: çünkü O her şeyi her yönüyle bilendir.
|
Mustafa İslamoğlu
Göklerin ve yerin anahtarları O'na aittir: O dilediğine rızkı bol verir, dilediğine sınırlandırır: çünkü O her şeyi her yönüyle bilendir. |
|
Şura 13. Ayet
13. Ayet
Mustafa İslamoğlu
O, dinin (esasa ilişkin) kısmından Nuh'a bildirdiğini -ki o sana vahyettiğimiz, dahası İbrahim, Musa ve İsa'ya da bildirdiğimizdir- size de yol kıldı ki, dini çığrından çıkarmayın ve bu konuda tefrikaya düşmeyin! Şirk koşanlara ağır gelen, işte onları kendisine çağırdığın bu ilkedir: Allah dilediğini seçip kendisine yaklaştırır, kendisine yöneleni de doğru yola yöneltir.
|
Mustafa İslamoğlu
O, dinin (esasa ilişkin) kısmından Nuh'a bildirdiğini -ki o sana vahyettiğimiz, dahası İbrahim, Musa ve İsa'ya da bildirdiğimizdir- size de yol kıldı ki, dini çığrından çıkarmayın ve bu konuda tefrikaya düşmeyin! Şirk koşanlara ağır gelen, işte onları kendisine çağırdığın bu ilkedir: Allah dilediğini seçip kendisine yaklaştırır, kendisine yöneleni de doğru yola yöneltir. |
|
Şura 14. Ayet
14. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Onlar, hakikatin bilgisi kendilerine ulaştıktan sonra, sırf aralarındaki kıskançlık yüzünden birbirlerine düştüler: Ve eğer Rabbin tarafından daha önceden belirli bir vadeye kadar ertelendiğne dair bir yasa konmasaydı, haklarındaki hüküm hemen infaz edilirdi. İşte onların ardından gelen (eski) vahyin (son) varisleri de, bu (vahiy)den dolayı tereddütle karışık bir şüphe içindedirler.
|
Mustafa İslamoğlu
Onlar, hakikatin bilgisi kendilerine ulaştıktan sonra, sırf aralarındaki kıskançlık yüzünden birbirlerine düştüler: Ve eğer Rabbin tarafından daha önceden belirli bir vadeye kadar ertelendiğne dair bir yasa konmasaydı, haklarındaki hüküm hemen infaz edilirdi. İşte onların ardından gelen (eski) vahyin (son) varisleri de, bu (vahiy)den dolayı tereddütle karışık bir şüphe içindedirler. |
|
Şura 15. Ayet
15. Ayet
Mustafa İslamoğlu
İşte bu yüzden sen (durup dinlenmeden hakikate) çağır ve emrolduğun gibi dosdoğru ol! Onların keyfi taleplerine uyma ve de ki: "Ben Allah tarafından indirilen her tür vahye inandım; ben aranızda dengeyi sağlamakla emrolundum; Allah bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir; bizim yaptıklarımızın sonucu bizi bulacak, sizin yaptıklarınızın sonucu da sizi bulacaktır; bizimle sizin aranızda tartışmanın bir yararı yok: Allah hepimizi bir araya getirecektir: zira varış sadece O'nadır."
|
Mustafa İslamoğlu
İşte bu yüzden sen (durup dinlenmeden hakikate) çağır ve emrolduğun gibi dosdoğru ol! Onların keyfi taleplerine uyma ve de ki: "Ben Allah tarafından indirilen her tür vahye inandım; ben aranızda dengeyi sağlamakla emrolundum; Allah bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir; bizim yaptıklarımızın sonucu bizi bulacak, sizin yaptıklarınızın sonucu da sizi bulacaktır; bizimle sizin aranızda tartışmanın bir yararı yok: Allah hepimizi bir araya getirecektir: zira varış sadece O'nadır." |
|
Şura 16. Ayet
16. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Bir de O'nun çağrısı kabul edildikten sonra hala Allah hakkında tartışanlar var: Onların itirazları Rableri katında tümden geçersizdir; başlarına (O'ndan) bir gazap çökecektir ve onları şiddetli bir azap beklemektedir.
|
Mustafa İslamoğlu
Bir de O'nun çağrısı kabul edildikten sonra hala Allah hakkında tartışanlar var: Onların itirazları Rableri katında tümden geçersizdir; başlarına (O'ndan) bir gazap çökecektir ve onları şiddetli bir azap beklemektedir. |
|
Şura 17. Ayet
17. Ayet
Mustafa İslamoğlu
O Allah ki, indirdiği vahiylerle hem hakikati ortaya sermiş hem de (adil ve mutedil) ölçüp tartacak (bir tasavvur) inşa etmiştir; hem sen (ey muhatab), nerden bileceksin, belki de Son Saat çok yakındır!
|
Mustafa İslamoğlu
O Allah ki, indirdiği vahiylerle hem hakikati ortaya sermiş hem de (adil ve mutedil) ölçüp tartacak (bir tasavvur) inşa etmiştir; hem sen (ey muhatab), nerden bileceksin, belki de Son Saat çok yakındır! |
|
Şura 18. Ayet
18. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ona inanmayan kimseler, onun çabuk gelmesini isteyenlerdir; iman edenlerinse ondan dolayı yürekleri titrer ve bilirler ki o hakikatin ta kendisidir. Bakın! Son Saat hakkında kuşku yayan kimseler, derin bir sapıklığa gömülmüşlerdir.
|
Mustafa İslamoğlu
Ona inanmayan kimseler, onun çabuk gelmesini isteyenlerdir; iman edenlerinse ondan dolayı yürekleri titrer ve bilirler ki o hakikatin ta kendisidir. Bakın! Son Saat hakkında kuşku yayan kimseler, derin bir sapıklığa gömülmüşlerdir. |
|
Şura 19. Ayet
19. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Allah kullarına karşı sonsuz lütuf sahibidir; dilediğine (dilediği) rızkı verir: zira O mutlak güç, sınırsız yücelik sahibidir.
|
Mustafa İslamoğlu
Allah kullarına karşı sonsuz lütuf sahibidir; dilediğine (dilediği) rızkı verir: zira O mutlak güç, sınırsız yücelik sahibidir. |
|
Şura 20. Ayet
20. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Kim ahiret kazancını elde etmek isterse, onun bu alandaki yatırım (şevkini) artırırız; kim de bu dünya kazancını elde etmek isterse, ona da onu veririz: ama onun ahirette bir payı olmaz.
|
Mustafa İslamoğlu
Kim ahiret kazancını elde etmek isterse, onun bu alandaki yatırım (şevkini) artırırız; kim de bu dünya kazancını elde etmek isterse, ona da onu veririz: ama onun ahirette bir payı olmaz. |
|
Şura 21. Ayet
21. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Yoksa onları, Allah'ın izin vermediği şeyleri kendileri için dinin koyduğu şer'i bir kural haline getiren (Allah'a) ortak yaptıkları güçler mi var? Eğer konulmuş kesin bir yasa olmasaydı, haklarında hüküm hemen infaz edilirdi: şu kesin ki, zalimleri (ahirette) can yakıcı bir azap beklemektedir.
|
Mustafa İslamoğlu
Yoksa onları, Allah'ın izin vermediği şeyleri kendileri için dinin koyduğu şer'i bir kural haline getiren (Allah'a) ortak yaptıkları güçler mi var? Eğer konulmuş kesin bir yasa olmasaydı, haklarında hüküm hemen infaz edilirdi: şu kesin ki, zalimleri (ahirette) can yakıcı bir azap beklemektedir. |
|
Şura 22. Ayet
22. Ayet
Mustafa İslamoğlu
(O gün) kazandıkları yüzünden zalimlerin korkudan titrediklerini görürsün; ama korktukları başlarına gelmiştir bir kere. Ne ki iman eden ve Allah'ın razı olduğu eylem üretenler, cennetlerin (kişiyi) mest eden köşelerinde olacaklar; onlar Rablerinin katında dilediklerine nail olacaklar: Bu, işte budur muhteşem lütuf!
|
Mustafa İslamoğlu
(O gün) kazandıkları yüzünden zalimlerin korkudan titrediklerini görürsün; ama korktukları başlarına gelmiştir bir kere. Ne ki iman eden ve Allah'ın razı olduğu eylem üretenler, cennetlerin (kişiyi) mest eden köşelerinde olacaklar; onlar Rablerinin katında dilediklerine nail olacaklar: Bu, işte budur muhteşem lütuf! |
|
Şura 23. Ayet
23. Ayet
Mustafa İslamoğlu
İşte bu, Allah'ın iman eden ve o imana uygun eylem üreten kullarına verdiği müjdedir. De ki (ey Peygamber): "Bu davete karşılık sizden bir ücret istemiyorum; sadece (Allah'a) yakınlık hususunda tam bir ilgi ve sevgi (uyandırmak) istiyorum!" Her kim bir güzelliği bedel ödeyerek gerçekleştirirse, Biz ona daha fazla güzellikler bahşederiz: şüphesiz Allah emsalsiz bir bağışlayıcıdır, şükre hadsiz hesapsız bir karşılık veren tek otoritedir.
|
Mustafa İslamoğlu
İşte bu, Allah'ın iman eden ve o imana uygun eylem üreten kullarına verdiği müjdedir. De ki (ey Peygamber): "Bu davete karşılık sizden bir ücret istemiyorum; sadece (Allah'a) yakınlık hususunda tam bir ilgi ve sevgi (uyandırmak) istiyorum!" Her kim bir güzelliği bedel ödeyerek gerçekleştirirse, Biz ona daha fazla güzellikler bahşederiz: şüphesiz Allah emsalsiz bir bağışlayıcıdır, şükre hadsiz hesapsız bir karşılık veren tek otoritedir. |
|
Şura 24. Ayet
24. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Yoksa, "Uydurduğu yalanı Allah'a isnat etmek suretiyle iftira etti" mi diyorlar? Fakat Allah dilerse senin kalbini de mühürleyebilir. Evet, Allah batılı siler hakkı kendi sözleriyle ortaya koyar: Şüphesiz O göğüslerin en mahrem sırlarını bilendir.
|
Mustafa İslamoğlu
Yoksa, "Uydurduğu yalanı Allah'a isnat etmek suretiyle iftira etti" mi diyorlar? Fakat Allah dilerse senin kalbini de mühürleyebilir. Evet, Allah batılı siler hakkı kendi sözleriyle ortaya koyar: Şüphesiz O göğüslerin en mahrem sırlarını bilendir. |
|
Şura 25. Ayet
25. Ayet
Mustafa İslamoğlu
Ne var ki O kullarının tevbelerini kabul eder, günahlarını affeder ve yaptıklarınızı bilir;
|
Mustafa İslamoğlu
Ne var ki O kullarının tevbelerini kabul eder, günahlarını affeder ve yaptıklarınızı bilir; |
İletişime Geçin
Yardıma mı ihtiyacınız var? Hızlı bir şekilde yardım için destek ekibimizle iletişime geçin.
Henüz Üye Değil misiniz?
Kaydolun! Kendinize özel takip ve favori listeleri oluşturabilirsiniz.