Mealler
Suat Yıldırım - Duhan Suresi - Mealler
Takip | Sure Ayetler | Meal |
---|---|---|
Duhan 26. Ayet
26. Ayet
Suat Yıldırım
(25-27) Geride neler bırakmadılar neler!... Ne bağlar, bahçeler, ne pınarlar, ne çiftlikler... Ne güzel güzel konaklar, ne makamlar, içinde zevk-u safa sürdükleri ne nimetler!...
|
Suat Yıldırım
(25-27) Geride neler bırakmadılar neler!... Ne bağlar, bahçeler, ne pınarlar, ne çiftlikler... Ne güzel güzel konaklar, ne makamlar, içinde zevk-u safa sürdükleri ne nimetler!... |
|
Duhan 27. Ayet
27. Ayet
Suat Yıldırım
(25-27) Geride neler bırakmadılar neler!... Ne bağlar, bahçeler, ne pınarlar, ne çiftlikler... Ne güzel güzel konaklar, ne makamlar, içinde zevk-u safa sürdükleri ne nimetler!...
|
Suat Yıldırım
(25-27) Geride neler bırakmadılar neler!... Ne bağlar, bahçeler, ne pınarlar, ne çiftlikler... Ne güzel güzel konaklar, ne makamlar, içinde zevk-u safa sürdükleri ne nimetler!... |
|
Duhan 28. Ayet
28. Ayet
Suat Yıldırım
(28-29) İşte böyle oldu! Sonra bütün bunları, başka bir topluma miras bıraktık. Merhamete layık olma haklarını kaybettiklerinden, perişan hallerine gök de ağlamadı, yer de ağlamadı. Artık onlara yeni bir mühlet de verilmedi.
|
Suat Yıldırım
(28-29) İşte böyle oldu! Sonra bütün bunları, başka bir topluma miras bıraktık. Merhamete layık olma haklarını kaybettiklerinden, perişan hallerine gök de ağlamadı, yer de ağlamadı. Artık onlara yeni bir mühlet de verilmedi. |
|
Duhan 29. Ayet
29. Ayet
Suat Yıldırım
(28-29) İşte böyle oldu! Sonra bütün bunları, başka bir topluma miras bıraktık. Merhamete layık olma haklarını kaybettiklerinden, perişan hallerine gök de ağlamadı, yer de ağlamadı. Artık onlara yeni bir mühlet de verilmedi.
|
Suat Yıldırım
(28-29) İşte böyle oldu! Sonra bütün bunları, başka bir topluma miras bıraktık. Merhamete layık olma haklarını kaybettiklerinden, perişan hallerine gök de ağlamadı, yer de ağlamadı. Artık onlara yeni bir mühlet de verilmedi. |
|
Duhan 30. Ayet
30. Ayet
Suat Yıldırım
(30-31) Böylece, İsrailoğullarını gerçekten zelil eden, aşağılayan o işkenceden, Firavun'un işkencesinden kurtardık. Doğrusu, bu adam, haddini aşan, büyüklük taslayan zorbanın teki idi.
|
Suat Yıldırım
(30-31) Böylece, İsrailoğullarını gerçekten zelil eden, aşağılayan o işkenceden, Firavun'un işkencesinden kurtardık. Doğrusu, bu adam, haddini aşan, büyüklük taslayan zorbanın teki idi. |
İletişime Geçin
Yardıma mı ihtiyacınız var? Hızlı bir şekilde yardım için destek ekibimizle iletişime geçin.
Henüz Üye Değil misiniz?
Kaydolun! Kendinize özel takip ve favori listeleri oluşturabilirsiniz.