Mealler

Onlar, doğruyu(hidayeti) verip yanlışı(dalaleti) alanlardır. Doğru yolda olmadan,[1] yaptıkları ticaret kazanç getirmez.

Tıpkı bir meşale yakmak isteyen kişiye benzerler. Meşale çevresini aydınlatınca sanki Allah, gözlerini kör etmiş ve onlan karanlıklar içinde bırakmış da bir şey göremez hale gelmişlerdir.[1]

Sağır, dilsiz ve kör kesilirler; artık geri dönmezler[1].

Karanlıkların her yanı kapladığı, göğün gürlediği ve şimşeklerin çaktığı bir yerde, bardaktan boşanırcasına yağmura tutulmuş bir kimseye de benzerler; şiddetli gürültüden ölecekleri korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar. O kafirleri[1] çevreleyen her şeyi bilen[2] Allah'tır

O şimşek (Kur'an nuru), gözlerini söküp çıkaracak gibi olur. Ne zaman önlerini aydınlatsa yürürler, gözlerini kamaştırınca da kalakalırlar[1]. Allah cezalandırmayı tercih etseydi[2] onları tümüyle kör ve sağır ederdi[3]. Ama her şeye bir ölçü koyan Allah'tır[4].