Mealler
Kasas Suresi - Mealler
Takip | Sure Ayetler | Meal |
---|---|---|
Kasas 14. Ayet
14. Ayet
Edip Yüksel
Erginlik çağına gelip olgunlaşınca ona bilgelik ve bilgi verdik. İyi davrananları böyle ödüllendiririz.
|
Edip Yüksel
Erginlik çağına gelip olgunlaşınca ona bilgelik ve bilgi verdik. İyi davrananları böyle ödüllendiririz. |
|
Kasas 14. Ayet
14. Ayet
Erhan Aktaş
Ve güçlü çağına erişip olgunlaşınca, ona hikmet[1] ve ilim verdik. İyileri işte böyle ödüllendiririz.
|
Erhan Aktaş
Ve güçlü çağına erişip olgunlaşınca, ona hikmet[1] ve ilim verdik. İyileri işte böyle ödüllendiririz. |
|
Kasas 14. Ayet
14. Ayet
Mehmet Okuyan
(Musa) yetişkinlik çağına ulaşıp olgunlaşınca ona doğru hüküm verme yeteneği ve ilim vermiştik. Güzel davrananları biz işte böyle ödüllendiririz.[1]
|
Mehmet Okuyan
(Musa) yetişkinlik çağına ulaşıp olgunlaşınca ona doğru hüküm verme yeteneği ve ilim vermiştik. Güzel davrananları biz işte böyle ödüllendiririz.[1] |
|
Kasas 15. Ayet
15. Ayet
Ahmed Hulusi
(Musa) herkesin kendi dünyasına çekilmiş olduğu bir saatte şehre girdi... Orada birbirini öldürmeye çalışan iki kişi gördü... Biri Onun halkından, öbürü de Onun düşmanındandı... Onun halkından olan, düşmanına karşı Musa'dan yardım istedi... Musa da ona bir yumruk vurup öldürdü... (Sonra) dedi ki: "Bu, şeytanın (bedenselliğin - bedensel bağların) işindendir. Muhakkak ki o (şeytan - kendini beden kabullenmek), apaçık saptırıcı bir düşmandır. "
|
Ahmed Hulusi
(Musa) herkesin kendi dünyasına çekilmiş olduğu bir saatte şehre girdi... Orada birbirini öldürmeye çalışan iki kişi gördü... Biri Onun halkından, öbürü de Onun düşmanındandı... Onun halkından olan, düşmanına karşı Musa'dan yardım istedi... Musa da ona bir yumruk vurup öldürdü... (Sonra) dedi ki: "Bu, şeytanın (bedenselliğin - bedensel bağların) işindendir. Muhakkak ki o (şeytan - kendini beden kabullenmek), apaçık saptırıcı bir düşmandır. " |
|
Kasas 15. Ayet
15. Ayet
Ali Bulaç
(Musa) Halkının haberi olmadığı bir zamanda şehre girdi, orda kavga etmekte olan iki adam buldu; bu kendi taraftarlarından, şu da düşmanlarından. Derken taraftarlarından olan, düşmanlarından olana karşı ondan yardım istedi. Bunun üzerine ona bir yumruk attı ve işini bitiriverdi. (Sonra da:) "Bu şeytanın işindendir; o, gerçekten açıkca saptırıcı bir düşmandır" dedi.
|
Ali Bulaç
(Musa) Halkının haberi olmadığı bir zamanda şehre girdi, orda kavga etmekte olan iki adam buldu; bu kendi taraftarlarından, şu da düşmanlarından. Derken taraftarlarından olan, düşmanlarından olana karşı ondan yardım istedi. Bunun üzerine ona bir yumruk attı ve işini bitiriverdi. (Sonra da:) "Bu şeytanın işindendir; o, gerçekten açıkca saptırıcı bir düşmandır" dedi. |
İletişime Geçin
Yardıma mı ihtiyacınız var? Hızlı bir şekilde yardım için destek ekibimizle iletişime geçin.
Henüz Üye Değil misiniz?
Kaydolun! Kendinize özel takip ve favori listeleri oluşturabilirsiniz.